Ev ahalisinin saatler sonrası bir araya gelip soğuk Ankara hafta sonlarında açık hava ve saf oksijenden yoksun filtrelenmiş hava akımının yapıldığı büyük şehrin her bir yerinde mantar gibi çoğalmış bol bol elektrik yüklenildiği büyük AVM lerin birine araba park etmeye dakikalar harcamak ve izlenecek filmlerden birine karar verilmesi, film sonrası renklerin ve harflerin uçuş uçuş olduğu D&R gezisinden sepete eklenen film,kitap,pc oyun alışverişi.. herkes aldıklarına şöyle bir göz atmak için verilen kahve molaları ardından büyüklerin daima Çin yemeği tercihine her zaman fast food la cevap alan biz ebeveynlerin şaşkın ve anlayamaz bakışları.. gündemde varsa birilerini kısa bir ziyaret (ki bugün sekteye uğradı)..ardından pazar günü klasiği haline getirilme(me)ye çalışılan fırında balık+lig tv maç..ve günün sona erme saatlerinin başlaması..
Bazen bu rutine güzel şeylerde değer..
Bir yazarın imza gününe rastlamak gibi…
Bazen sevdiğiniz, bazen de hiç sevmediğiniz kitaplarının satırların insanına sımsıcak hoşgeldiniz demek..
Tuna Kiremitçi'ye yazdığı son kitabı “Küçüğe bir dondurma” yı imzalatırken; yanınızda bulunan evin yazarı A.Kadir B'nin ikincisi yayımlanan Kibrit Kutusu kitabını ona hediye etmek gibi..
Samimiyetinden hiç kuşku duymadan bir yazarın diğer yazara iadeyi teşekkürünü almak gibi..
Bazen gerçekten iyi şeyler olur;
Bugün olduğu gibi…
Bazen bu rutine güzel şeylerde değer..
Bir yazarın imza gününe rastlamak gibi…
Bazen sevdiğiniz, bazen de hiç sevmediğiniz kitaplarının satırların insanına sımsıcak hoşgeldiniz demek..
Tuna Kiremitçi'ye yazdığı son kitabı “Küçüğe bir dondurma” yı imzalatırken; yanınızda bulunan evin yazarı A.Kadir B'nin ikincisi yayımlanan Kibrit Kutusu kitabını ona hediye etmek gibi..
Samimiyetinden hiç kuşku duymadan bir yazarın diğer yazara iadeyi teşekkürünü almak gibi..
Bazen gerçekten iyi şeyler olur;
Bugün olduğu gibi…
5 yorum:
Bazen cok ozel sanilar seyler neredeyse cizgi altina dusecek kadar siradanlasir, bazen de herhangi bir gun, cok ozeller arasina giriverir birdenbire..
Ben pazar gunlerini sevmem.. alisveris merkezlerine gitmem gerekiyorsa, daha evde afakanlar basar.. Ama kitap, DVD alisverisi yapilacak ve sonrasinda bir de mis gibi kahve icilecekse, park etme sirasi gozume gelmez..
siz Ankara'li arkadaslarim.. benim cok sevdigim o sehrin keyfini cikarin.. hele de bu karli soguk gunlerde...
Çok keyifli bir gün olmuş gibi görünüyor.. Ailece sinema, Çin yemeği ve kitapçı turlamak süper! Kitap değişimi de çok hoş olmuş. Gerçi imza gününün ailenizin yazarının orada olduğu güne denk gelmesi Tuna Kiremitçi'nin şansı olmuş bence!! :) (pek bayılmam kendisine de! Fazla belli ettim galiba..:) )
Bu arada balık ve Lig Tv bizim de Pazar klasiğimiz oldu diyebilirim. Gerçi işin balık kısmından hiç şikayetçi değilim! :))
Neyse, neşeniz bol ev en kötü haftasonunuz böyle keyifli olsun..
Sevgiler..
MEHTAP..
TAMAM KEYFİ SENİN İÇİN ÇIKARILACAK..UMARIM SENİDE KONUK EDEBİLİRİZ YILLAR SONRA ANKARA DA..
İMGE..
AİLEMİZİN YAZARI LÜTFETMEDİ ZATEN KİTABINI VERMEYE İMGE..BU YAZAR KISMI BİRAZ ŞIMARIK MI NE ;)
SİZDE BALIK KİM TARAFINDAN PİŞİRİLİYOR BİLMİYORUM İMGECİM AMA BİZDE İŞ BANA DÜŞTÜĞÜNDEN AÇIKCASI DIŞARIDA BALIK YEMEK HERZAMAN BENİM İÇİN KONFOR VE RAHATLIK..
Sevgili Kıymetim;
Eğer Tuna Kremitçi seni şahsen tanıyor olsaydı; inan bana
O senden imza almak isterdi....
ah be kıymetim, başla artık şu kitabına...
AYTAÇ..
BİR EVE BİR YAZAR YETMEZ Mİ?..AMA SENİN NE KİTABI İSTEDİĞİNİ ANLADIM BEN..
Yorum Gönder