28 Eylül 2007

TATİLDEN KALANLAR..NOEL BABA KİLİSESİ..AZİZ NICHOLAUS..

''HO,HO,HO'' DİYE GÜLDÜ NOEL BABA...



NOEL BABA KİLİSESİ..


DENİZCİLERİN VE ÇOCUKLARIN KORUYUCUSU ST.NICHOLAUS DEMRE'DEKİ MEZARI VE KİLİSESİ BUGÜN MERKEZİN İÇİNDE KALMIŞ...TOPRAK DOLMUŞ ZEMİNDEN 1956 YILINDA YAPILAN KAZILARLA ORTAYA ÇIKARILMIŞ..







1087 YILINDA DEMRE'YE GELEN İTALYAN DENİZCİLER TARAFINDAN MEZARI PARÇALANARAK ST NICHOLAUS'UN KEMİKLERİ ACELEYLE TOPLANIP BARI'YE GÖTÜRÜLDÜĞÜ,BARI'DE ONUN ANISINA BÜYÜK BİR KATEDRAL YAPILDIĞI SÖYLENİYOR TARİHÇİLER TARAFINDAN..SONRADAN BULUNAN VE ST.NICHOLAUS'A AİT OLDUĞU DÜŞÜNÜLEN KEMİKLERDE ANTALYA MÜZESİ'NDE SERGİLENİYOR...

27 Eylül 2007

...DAR AYAKKABI...

...OKUMUŞ OLABİLİRSİNİZ AMA PAYLAŞMAK İSTEDİM..BEKİR ÇOŞKUN'UN ESKİ BİR YAZISI 2006 1O AY HÜRRİYET'DEN...

O bayram bana ayakkabı almaya karar verdiler. Hazır ayakkabı satan mağaza yoktu şehirde. Tek ayakkabı yapan dükkanında ayakkabıcı çıplak ayağımı bir kartonun üzerine koydu, iyice basmamı söyledikten sonra ağzındaki kurşun kalemi eline alıp ayağımın çevresini çizdi. O ayağımın çizildiği karton benim ayakkabı numaramdı.Günlerce yeni ayakkabılarımın hayalini kurdum . Babamın anlattığına göre ayakkabılarım siyah ve bağcıklı olacaktı.Kapının her çalınışında koştum.Ayakkabılarım bayramdan bir gün önce geldi, siyah-bağcıklı.O gün onları giymedim. Bayram gecesi yatağımın altına yerleştirdim yeni ayakkabılarımı.Arada bir kalkıp kutusundan çıkartıyor, yere koyuyor, yukarıdan, yandan, önden bakıp duruyordum. Parlak ve yuvarlak burnunu gecenin karanlığında kim bilir kaç kez okşadım.Uyku girmedi gözüme. Sabahleyin ev ahalisi kalktığında, ayakkabı kutusu kucağımda sandalyede oturuyordum ben. Ayakkabımı babam giydirdi.Ayağıma olmamıştı ayakkabılarım, dardı ve canımı yakmıştı. Ama bunu babama söylemedim. O `Sıkıyor mu?` diye sordukça `Hayır` yanıtını veriyordum. `Dar, ayağımı acıtıyor` desem, geri gidecekti ayakkabılarım ve ayakkabıcının hemen bir yeni ayakkabı yapması olanaksızdı.O bayram sabahı canım yana yana yürüdüm.Bir süre sonra acı dayanılmaz oldu.Dişimi sıktım.Topalladım.Soranlara `Dizimi vurdum` dedim, ama ayakkabılarımın ayağımı sıktığını kimseye söylemedim.Doğrusunu isterseniz yaşam dar ayakkabıyla yürümektir.Kimi zaman dar bir maaş, kimi zaman sevimsiz bir iş...Kimi zaman bir mekan dar ayakkabı olur bize, kimi zaman bir çevre, kimi zaman bir sokak, ya da bir şehir... Kimi zaman dostluklar, arkadaşlıklar, beraberlikler bir dar ayakkabıya dönüşür.Kimi zaman zamandır dar ayakkabı , geçmek bilmez.Kimi zaman zenginlik, kimi zaman başınızı koyduğunuz yastık...Canınız yanar.Topallaya topallaya gidersiniz.Sonradan öğrendim yaşamın dar ayakkabıyla yürüme sanatı olduğunu...

18 Eylül 2007

...SEVDİKLERİM...

gezicini demişki kıymet neler sever..



( (bu resim tarafımdan DEVLETŞAH dan araklanmıştır.))

((bu resim tarafımızdan uzak ülkelerin birinde sevdiğimiz doslarımızın yaşadığı yerden çekilmiştir..kanımca hayalet evdir..))



BAHAR AYLARINI..YAĞAN YAĞMURUN KARIN ALTINDA DOLAŞMAYI..TENİME DEĞEN DENİZ SUYUNU.. ANTALYA VE DÜNYA ŞEHRİ NEWYORK'A BAYILIRIM..





ARKADAŞLARIM KIYMETLİMDİR..KUZENİM TEKTİR..ABLAM HAYATTA Kİ EN ÖNEMLİ DESTEĞİMDİR..İNSANSIZ VE PAYLAŞIMSIZ BİR YAŞAM BANA ÇOK UZAKTIR..

BENDE DERİM Kİ NELER SEVERSİN GAYKEDİ?

13 Eylül 2007

TATİLDEN KALANLAR ''ZİRVE TAHTALI''...

























ANTALYA'NIN KEMER İLÇESİNDE YENİ KURULAN TELEFERİKLE DAĞI,DENİZİ VE KARI AYNI ANDA YAŞAYACAĞINIZ MÜTHİŞ BİR KEYİF VAR ARTIK..



2365 METRE RAKIMLI YAKLAŞIK 4,5 KM UZUNLUĞUNDA AVRUPA'NIN EN UZUN DÜNYANIN İSE İKİNCİ UZUNLUKTATELEFERİKLE YERDEN SADECE 10 DAKİKALIK BİR ZAMAN DİLİMİN DE ZİRVE KEYFİ YAŞIYORSUNUZ..ÇIKARKEN SEDİR AĞAÇLARININ, BİTKİ ÖRTÜSÜNÜN, DENİZİN SONSUZLUĞUNUN KEYFİNİ YAŞIYORSUNUZ..2000MT DEN SONRA BİTKİ ÖRTÜSÜNÜN TAMAMEN BİTMESİ KUŞLARI ONLARIN AİT OLDUĞU YERDEN YUKARILARDAN SEYRETMEK MÜTHİŞ..ZİRVEDE YEMEK YEMEK ÇAY İÇMEK VEYA GÜNEŞLENMEK İSTERSENİZ DE BU SİZE KALMIŞ..HER YARIM SAATTE BİR TELEFERİK KARŞILIKLI YOL ALIYOR 1KİŞİ 40LİRA..
TELEFERİK 80 KİŞİLİK KAPASİTEDE VE DÜNYA ÜZERİNDE 13.000 TELEFERİK KURMUŞ İSVİÇRE FİRMASI TARAFINDAN KURULMUŞ..TURİZİME KATKISI YADSINAMAZ DENİZE GİRDİKTEN SADECE 1O DAKİKA SONRA KAYAK YAPILACAK DÜNYADA BAŞKA HİÇ BİR YER YOK... BU KIŞ PİSTLER HAZIRLANACAK KAYAK YAPANLAR İÇİN KAÇIRILMAYACAK BİR KEYİF OLACAK...



ZAMANDAN SIZANIN NOTU:1 LİTRELİK SUYA 10LİRA VERMEK İSTEMEZSENİZ YANINIZDA BULUNDURMANIZI TAVSİYE EDERİM...



12 Eylül 2007

OKUMALI..

JOHN FANTE, "HAYAT DOLU'DA HER EVLİLİĞİN EN ÖNEMLİ AŞAMALARINDAN BİRİNİ,İLK BEBEĞİN DOĞUM ÖNCESİNİ,KARISININ HAMİLELİK GÜNLERİNİ,BİRLİKTE NASIL YAŞADIKLARINI ANLATIYOR.KARI KOCA İLİŞKİLERİNDEKİ DEĞİŞİMİ,O DEĞİŞİMİN HAYATLARINA GETİRDİĞİ YENİLİKLERİ,HOŞLUKLARI VE ZORLUKLARINI ANLATTIĞI ŞAHANE BİR KİTAP VE HER ŞEYDEN ÖNEMLİSİ BU SATIRLARI BİR ERKEK GÖZÜNDEN OKUYACAKSINIZ..

ZAMANDAN SIZANIN NOTU:YA SEVİLEN, YA NEFRET EDİLEN KURALLARDAN NEFRET EDEN AYKIRILIKLARIN YAZARI (Kİ BEN SEVEMEYENLERDENİM)CHARLES BUKOWSKI ''FANTE BENİM TANRIM DIR'' DEMİŞ...
GEÇ KEŞFEDİLMİŞ (TANINMASINDA BUKOWSKI'NİN KATKISI YATSINAMAZ)VE DAHA ÇOK KENDİ YAŞAMINDAN YOLA ÇIKARAK YAZIYOR ESERLERİNİ..

10 Eylül 2007

TATİLDEN KALANLAR...





AKDENİZİN’İN İNCİLERİNDEN ALANYANIN SICAĞINDAN BUNALIP YALNIZCA 15 KM YOL ALINDIĞINDA NE NEMDEN NEDE SICAKDAN ESER KALAN ‘DİM ÇAYINDA’ BULURSUNUZ KENDİNİZİ..BUZ GİBİ SULARIN ÜSTÜNDE AHŞAP PLATFORMDA YADA SUYUN İÇİNDE DURAN MASALARDA LEZİZ YEMEKLER YİYEBİLİRSİNİZ..BANA KUZENİM VE DÜNYA ŞEKERİ OĞLU DOĞU YLA BERABER YENEN GÜZEL BİR YEMEK VE SERİN BİR AKŞAMÜSTÜ ÇAYI İÇMEK KALDI...
(EKSİKLİĞİNİ VE ÖZLEMİNİ DAİMA HİSSETİĞİM GÜZEL VE MELEK KIZ YAKIN TELEFONUN UCUNDA BİZE AMERİKADAN EŞLİK EDİNCE YÜZÜMÜZDEKİ GÜLÜMSEME TAMAMLANDI ..)

09 Eylül 2007

TATİLDEN BLOGA SIZANLAR...







BÜTÜN BİR KIŞ ANKARA DA YAZ TATİLİNİN VE ANTALYA’NIN HAYALİ KURULUR..
HAZİRAN EN SEVİLEN AYDIR ZATEN..KIŞ REHAVETİ ÜST DEN ATILIR VE DENİZE ANKARA’DAN YELKEN AÇILIR..UZUN HAYALLERDE TEMBELLİK VE DENİZDE BALIK OLMA VARDIR..DİNLEMEYE DOYULMAYAN DALGA SESLERİ GÜN BATANADEK DİNLENİR.. SAATLER BOYU MAVİLERİN BİRBİRİNE KARIŞTIĞI YERDE HAYATIN, YAŞAMANIN TADINA VARILIR..ZAMAN O KADAR HIZLI AKAR Kİ DAHA HAYALLERİN SONUNA VARAMADAN VEDA AYI EYLÜL SESSİZCE GELMİŞTİR BİLE KAPINA..BİR SONRAKİ SENEYE KADAR BİRİKMİŞ ANILARLA YAŞANMIŞLIKLARLA ANKARA’YA DÖNÜLÜR BİR SONRA Kİ YIL NASILSA AKDENİZ SENİ HER ZAMAN Kİ GİBİ USULCA BEKLER..

05 Eylül 2007

ANKARA..


ANKARADAYIM UZUN UZUN BOL RESİMLİ TATİL ANILARIYLA..